Bipolar bozukluk ya da halk arasında kullanılan adıyla manik depresif bozukluk; tekrarlayan depresif, manik ya da her ikisini de kapsayan karma dönemlerle seyreden psikiyatrik rahatsızlıktır. Kişi belli dönemlerde manik belli dönemlerde depresif ruh halindedir.

Bu dönemler genelde haftalar veya ayları kapsarken aynı gün içinde bile çok neşeli bir ruh halinden çok depresif bir ruh haline dönülebilir. Günü gününü tutmamak deyimi tam da bu hastalık için kullanılabilir. Bu dönemler arasında kişi tamamen sağlıklı-normal ruh halinde olabilir.

Bipolar bozukluğun genel toplumda yaygınlığı % 1 – 3 oranları arasında değişmektedir. Bu hastalığın nedenleri arasında genetik, biyolojik ve psikososyal sebepler yer almaktadır. Kişinin yaşamını olumsuz yönde etkileyen, tekrarlayan ve kronik seyirli bir psikiyatrik hastalıktır. Manik dönem olarak tanımlanan; coşkun, kabarmış, taşkın ruh halidir. Normal sayılabilecek mutluluk ya da neşe halinin çok üstünde abartılı bir coşku vardır.

Manik dönemler benlik saygısında-özgüvende aşırı artma, uyku gereksiniminde azalma, basınçlı konuşma, fikir-düşünce uçuşmaları, amaca yönelik etkinliklerde artma ya da psikomotor ajitasyon ve kötü sonuçlar doğurma olasılığı yüksek, zevk veren etkinliklere katılma ile karakterizedir. Manik atağa psikotik belirtiler eşlik edebilir ve şiddetli olgularda çoğunlukla yatarak tedavi gerekir.

Kişinin normalde olduğundan çok daha neşeli-coşkun olduğu, şarkılar türküler söylemeye başladığı, birkaç gece üst üste uyumadan sürekli hareketli halde olduğu, özgüvenin, cinsel isteğinin, konuşmasının, para harcamalarının arttığı gözlenirse manik dönem akla gelmelidir. Bu kişiler hallerinden pek rahatsız değildirler, kendilerine sorulduklarında hasta olduklarını reddedip gayet iyi olduklarını söylerler. Bu tür hastalar çoğunlukla hasta yakınları tarafından psikiyatri doktoruna getirilirler.

Çok hareketli, coşkun veya neşeli durumdan, isteksiz, keyifsiz, mutsuz ve hiçbir şeyden zevk almayan depresif duruma geçişler çok trajiktir. Kişi genellikle bu hastalığın depresif döneminde doktora başvurur. Bipolar I bozukluğun yaygınlığı cinsiyet farkı gözetmeksizin kadın ve erkeklerde eşit dağılımdadır. Ergenlik öncesi seyrek olan bipolar bozukluk, erkekte ortalama 18, kadında 20 yaşlarında başlamaktadır. Başlama yaşı bu kadar erken gözükse de hasta ve yakınlarının bu hastalığın farkına varamamaları sonucu maalesef hastaların psikiyatri doktoruna başvuruları 30’lu yaşları bulmaktadır.

Hasta olarak geçirilen zaman, hastalığın şiddeti, ek psikiyatrik hastalıkların olması ve psikososyal işlevsellikte azalma hastaların yaşam kalitesini ciddi biçimde etkilemektedir. Düzenli tedavi gerektiren bipolar bozukluk, olguların büyük bir kısmında kişiye ve ailesine sosyal ve mesleki yükler getirmektedir. Bipolar bozukluğu olan bireylerde, başka bir psikiyatrik rahatsızlığa yakalanma riski artmıştır.

Bipolar hastaların %66’sında başka bir psikiyatrik rahatsızlık bulunmaktadır. Bipolar bozukluğa eşlik eden en sık psikiyatrik hastalıklar; sosyal fobi, somatizasyon bozukluğu, alkol kötüye kullanımı veya bağımlılığı, panik bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk ve kişilik bozukluklarıdır.